Makaleler- Sayfa 8

İslam Çağımıza Yanıt Verebilir mi?

Gerçekçi olmak gerekirse, ne yazık ki,  yüz yıl sonra bile varolan haliyle İslam, yani yaşayan İslam, müslümanların geri kalmışlığı sayesinde çağımıza yanıt verecek bir dinamizme sahip değildir. İslamın yeniden zamanın ruhunda ete kemiğe bürünüp millet için, ümmet için, bütün insanlık için kurucu,
11 Aralık 2018

Milletleşme süreci: Asalet, haysiyettedir

Ulus ile millet arasındaki en anlamlı fark, ulusun bir topluluğu diğer topluluklardan ve insanlıktan ayırarak kendi içinde homojenleştirmeye zorlaması, milletin ise tabii farklılıkları senkronize ederek bir amaç doğrultusunda toplumu evrenselleştirmesidir.. Ulus genişletilmiş kabilecilik, millet ise bağdaştırılmış bir çoğulluktur.
20 Eylül 2017

 Anka kuşu ve ‘Kurtarıcılığın’ trajedisi

Hakikat ilahidir ve her yerde ve herkestedir. Devlet’te hakikat gibi, herkese ait olduğu sürece meşrudur. Kemalizm, hem hakikati yalanlarla süsleyip topluma Rablik yapmaya kalktığı için hem de devleti herkesin olmaktan çıkartıp batıcı düşünen ve yaşayanlara ait bir bekçi haline getirdiği için, tükendi.
20 Eylül 2017

Milletleşme süreci: ‘Düşmanla karşılaştık ve o biziz!’

İşe ‘Biz’den başlamalıyız. Biz’deki bu yenilmişliği kabullenmişlik ve birbirimize kin ve şiddet üreten gerçek düşmandan. Bu düşman, millet varlığımızı tahrip eden kendine düşmanlık duygusudur. Türkçülüğün Türklüğü temsil eden değerlere, Kürtçülüğün Kürtlüğü temsil eden değerlere, İslamcılığın kadim İslami geleneğe, Solculuğun devrimci demokrat ilkelere,
19 Eylül 2017

ORTAK EV: DERİNLEŞTİRİLMİŞ DEMOKRASİ

“Her kim isen, o olmayı başar.” (Pindoras) 1923 Şubatında Büyük Millet Meclisinde Lozan Görüşmeleri, özellikle Musul meselesi tartışılırken muhalif vekillerden Operatör Emin (Erkul) Bey: “Musul’u verdiğimiz gün, hudut Erzurum’dur” demişti. TBMM’de, 6 Haziran 1926 günü Musul defterini kapadığımız Ankara Antlaşması sonrasında
19 Eylül 2017

Korkuya karşı umut:  “Merhaba soylu sevdam…”

İnsanı insanlaştıran, Türkleri, Kürtleri, Arapları, Boşnakları, Gürcüleri, Arnavutları tarih sahnesine çıkartan, Doğunun ve batının zalimlerine karşı bütün bölgemizin güvenliği ve haysiyetini korumayı borçlu olduğumuz o kadim iman yani Tevhid nosyonu olmadığı için haysiyet ve şahsiyet sahibi olmayan, Cihanşumul düşünemeyen, mümin asaletinden yoksun
19 Eylül 2017

Özgürlüğün Arkeolojisi-I

Organik bir bütünlük olarak her toplumun sosyo-kültürel yapısı ile siyasal düzeni arasında karşılıklı bir belirlenim/etkileşim ilişkisi vardır. Siyasetin, bir güç temerküzü ve dağılım süreci olarak şekillendiği her durumda bu ilişkinin niteliği, bütün bir toplumsal yapıya ilişkin ipuçları verir. Birbiriyle bağlantılı olsa da,
12 Nisan 2006

Açık Mektup: Deli Dumrul’un Bilinci

“Birisi geldi;bir dostun, bir sevgilinin kapısını çaldı; sevgilisi, kimsin a güvenilir er, dedi. Adam,’benim’ deyince, git dedi; şimdi çağı değil; böylesine sofrada ham kişinin yeri yok. Ham kişiyi ayrılık ateşinden başka ne pişirebilir, ikiyüzlülükten ne kurtarabilir? O yoksul gitti; tam bir yıl
26 Mart 2006

II. Tanzimat ve Değişim Paradoksu

Eski çağlarda ordular kentleri aylarca kuşatmada tutar, bir tür psikolojik harp taktiğiyle kenti teslim olmaya mecbur bırakacak kıvama kadar beklerlerdi. Ulaşım, gıda ve her tür yaşam ihtiyacı tükenene kadar direnen kentler sonunda kısa çarpışmalarla düşer ya da teslim olurdu. Kentlerin ele geçirilmesinde
3 Mart 2006
1 6 7 8